Böylece nesilden nesile aktarılarak günümüze kadar gelmiştir.
Wing Tsun, savunma sanatları içerisinde bilim ve mantık yönünden en efektif tekniktir. Tekniği statik, dinamik, geometri gibi bilim dallarına dayanır. Bu nedenle hareket ve formları judo, tekvando kadar estetik görünmeyebilir. Sonuç odaklı olduğu için asıl amaç, rakibi en kısa sürede etkisiz hale getirmektir. Bu sebeple Wing Tsun sanatında dövüş kuralları yoktur. Rakibi etkisiz hale getirmek için birçok disiplinde yasak olan bel altı vuruş, göz ve gırtlağa yapılan saldırılar Wing Tsun tekniğinin temelini oluşturur.
Bir boksör müsabaka esnasında kendini kaptırarak rakibinin ölümüne ya da sakat kalmasına sebep olacak şekilde ileri gidebilir. Bu sporcunun cani olduğu için değil, konsantrasyonu, hırsı ve vücudunda salgılanan adrenalin nedeniyledir. Böyle bir olay olması durumunda mağlup sporcunun antrenörü havlu atar ya da hakem müdahalesi ile müsabaka sona erer. Bu durumda mağlup sporcu hayatını kaybetmekten ya da ağır yaralanmaktan kurtulur.
Dövüş sanatlarında ölüm ve ağır yaralanma ile sonuçlanan olay sayısı müsabaka adedine bakıldığı zaman çok azdır. Fakat kişi herhangi bir yerde kendini savunmak durumunda kaldığı ve işler ters gittiği zaman kendisini kurtaracak ne antrenör ne de hakem vardır. Wing Tsunda vücudun her yerine saldırı yapılabilmesi bu nedenledir. Herhangi bir kural ve sınırlama olmadığı için de bu sporun resmi bir müsabakası yoktur ki bu da Wing Tsun’un doğası gereğidir.
Tabi ki Wing Tsun ile boks, aikido, kick boks gibi diğer dövüş
sanatlarını karşılaştırmak doğru değildir. Her sanatın kendisine göre
koşulları vardır. Örneğin bir karateci müsabakaya çıkmadan önce
karşılaşacağı rakibini bilir. Hakkında araştırma yaparak dövüş stilini
en ince ayrıntısına kadar tahlil edebilir. Ve müsabaka esnasında tek
muhatabı rakibidir. Wing Tsunda bunların hiçbiri yoktur. Rakibinizin
uzun mu kısa mı, şişman mı zayıf mı, silahlı mı silahsız mı olduğu, bir
dövüş sanatı bilip bilmediği gibi hiçbir veriye sahip değildir.
Tehlikenin nerden geleceğini, bir veya birden fazla kişiyle mücadele
edip etmeyeceği bilgisine sahip değildir. Bu yüzden her an tetikte olmak
zorundadır.
Wing Tsun kas gücünden çok zeka
ve bilimselliğin harmanlanmasıyla meydana gelmiş bir tekniktir. İyi bir
wing tsun tekniğine sahip olan kişi rahatlıkla kendisinden cüsse olarak
daha üstün bir kişiyi alt edebilir. Bu özelliği ile özellikle bayanlar
için en uygun savunma sporudur.
Burada önemli olan nokta esnekliktir. Kişi, kendisine uygulanan
kuvvete karşı koymaz. Bunun yerine rakibi alt etmek için rakibinin
gücünden faydalanır. Bu teknikler ise Wing Tsun sanatının içerisinde
bulunan küçük fikir formlarında saklıdır. Sanatın alfabesini oluşturan
bu formlar kullanılarak sayısız savunma varyasyonu oluşturulabilir. Bu
özelliği sayesinde kişi, çok sayıda farklı tekniği öğrenip zaman
harcamak yerine aldığı sağlam temel ile sanatında daha çabuk ve sağlam
ilerleyebilir. Bu kadar kolaylığın yanı sıra refleks kazanmak gibi zor
yanları da bulunmaktadır.
Wing tsun dövüş sanatını açık bir şekilde dış dünyaya öğreten ilk usta filmlere de konu olan Yip-man dir. Wing Tsun sanatının doğuşunun ilk dönemlerinde bu sanatın ustaları toplumdan kendilerini gizlerdi. Çünkü dönemine göre Wing Tsun çok ileri bir teknikti. Onu öğrenmeyi hak etmeyen ya da kötü niyetli kişiler tarafından öğrenilmemesi istenirdi. Yip-man ise bu sanatı dünyaya duyuran kişilerin başında gelmektedir. Aralarında Bruce Lee’ nin de bulunduğu, daha sonradan kendileri de birer usta ve öğretmen olarak dövüş sanatları dünyasında söz sahibi olan birçok kişiyi yetiştirmiştir. Ülkemizde hak ettiği yerde olmasa da dünyaca ünlü Turan Ataseven, Emin Boztepe gibi Türk ustalar yetişmiştir. Bu ustalar Avrupa’ da bulunan birçok polis departmanlarına eğitimler vermektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder